6 Nisan 2010 Salı

PİERRE LOTİ TEPESİ HALİÇ VE EYÜP SULTAN Hz.

haliç
aziyade dış bahçe

bunlar yenmedi, sizin için sadece !!! (simit hariç , o benimmmm : )
kahvltı- (açık büfe)
tavan süslemeleri mükemmel
açık büfe bölümü
otel ve restaurant girişi

aziyade restauranı girişi
pierre loti kahvesine iniş



haliç köprüsü

haliç

pierre loti kahvesi iç mekan
ayüp camii girişi
eyüp sultan hz türbesi
kurban bağış-kesim yeri ( tamamen kapalı -hijyen-camekanın arkasından mikrofon ve telefonla yönlendirildiğiniz-resmi işlemlere tabi mükemmel bir hizmet köşesi- her şey istediğiniz gibi yönleniyor !! )



Pazar sabahı. Hafif serin, güneşli, o saatlerde çıt çıkmayan bir İstanbul hayal edin.
Önceden belirlenip adı konmuş bir gezi için yola koyuluyoruz.
Hedef : haliç- eyüp ve pierre loti tepesi.
Saat 7 civarı ilk varış yerimiz eyüp sultan hz.türbe ve camii. Daha sonra aşevi kimsesizler ve yardıma muhtaçlara yapılan kurban bağışı ( allah kabul etsin )
daha sonra ise üzerimize aldığımız huzurun etkisi ile masal kahramanım ile yükseklere çıkıp, pierre loti tepesinde kahvaltı, ve pieerre loti kahvesinde uzun bir kahve molası -dinlence..
çok iyi geliyor bize bu sakinlik, sabahın sükuneti, tenhalık !!!
Yine deriiiin sohbetlere dalıyor masal kahramanları, mis gibi kahvenin eşliğinde, sararıp yere düşen yaprakları seyrede seyrede, gözlerinde haliç- altın boynuz, yüzleri güneşe dönük, biraz eskiden, biraz yeniden, birazda pierre'n'in aşkı sevdasından dem vurarak.... Öyle ya kavuşmazsan AŞK olurmuş !!!

Pierre loti bir fransız deniz subayı.
Hikayesi ise kısaca şöyle :

Pierre Loti tepesi, Eyüp'ün en önemli mekanlarından biridir. Özellikle tarihi yarımadayı keşfe çıkan yabancı turistlerin ve kültür turuna çıkan İstanbullular'ın keyif yeri. Pierre Loti, adını Türk dostu olarak bilinen Fransız yazar asıl adı Julien Viaud olan Pierre Loti'den alıyor.

Deniz subayı olan Loti, Türkiye'ye ilk gelişinde ( 1876 -1877 ) Aziyade adında genç bir Osmanlı kadınına gönlünü kaptırır. Loti, Eyüp'teki evinde sık sık buluştuğu genç kadınla yaşadığı günleri bir günlüğe yazar . İstanbul'dan ayrıldıktan sonra Aziyade ile yaşadıklarını "Aziyade" diye bir kitapta toplar. On yıl sonra Pierre Loti İstanbul'a tekrar geldiğinde Aziyade'nin ölümüyle yıkılır. Fransız yazar, Türkiye'de bulunduğu sürece başında fes, elinde tesbihle Türk kılığına girip Türkler'in arasında gezinmekten hoşlanır. Sık sık Haliç sırtlarındaki bu kahveye gider, anılarını yad eder, görkemli manzarada eski günlerine döner. Nasıl olduğu bilinmiyor ama o zaman beri bu yer Pierre Loti olarak anılmaktadır.

SEVGİLER... İYİ HAFTALAR...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder