8 Nisan 2010 Perşembe

BABADAĞ'IN YAHNİSİ....




Güneşli bahardan kalma bir günden merhaba..

Baklagiller kış mevsiminde daha da çok tüketilir, kış başından beri yahni pişireceğim ama bir türlü kısmet olmadı, nasip bugüneymiş:)) Kaç haftadan beri tembellikten pazara gitmeyince evde de pişirecek sebze türünden birşey kalmıyor doğal olarak:) sonunda kuru gıdalara dadanıyoruz mercimekti nohuttu:)

Belki sizler nohutlu et diyorsunuzdur bu yemeğe, ama bizde yahni denir ve düğünlerimizin ana yemeklerinden ikincisidir birincisi keşkektir.

Nedendir bilmem o düğün yemeklerinin lezzetini hâlâ damağımda hissederim. Koca koca kazanlarda bol etli bol yağlı hiçbir malzemeden sakınılmadan pişirilirdi, pişirilirdi diyorum, bu geleneksel yemekler maalesef düğünlerde boy gösteremiyorlar artık. Güzelim yemeklerimiz yerini ızgara köfte ve pilav aldı:(
Yahni ve pilav akşam yemeğinde yeterli bence, yanında bir salata geldimi tamamdır.
Yarım kila kuşbaşı et haşlanır. Ben etleri haşlarken ilk kaynadığında o suyunu döküyorum(bu suyu atmam bir kapta bekletilrim daha sonra içine ekmek doğrayıp Bıdık'a yada sokak kedilerine yemek yaparım) ki etin kara suyu yemeğin rengini bozmasın. Yeniden su koyup haşlamaya bırakıyorum.
Yarım kilo kadar nohutu akşamdan ıslatıp sabah haşlanır.
Başka bir tencerede tereyağı ve sıvıyağ kızdırılır içine bir yemek kaşığı domates salçası yarım yemek kaşığı biber salçası ilave edilip salçalar yağda bir iki çevrilir ve etin suyu ilave edilir.
Kaynadıktan sonra içine nohut etler ve tuz ilave edilip biraz pişirilidikten sonra ocaktan alınır.
İşte yemeğimiz hazır hepinize afiyet olsun.
Allah herkesin mutfağında bu yemeklerin pişmesini nasip etsin inşallah. Amiin..
Hoşçakalın sevgilerimle.......

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder