6 Nisan 2010 Salı

ANADOLU KAVAĞINDA ILIK BİR BAHAR PAZAR KEYFİ

Kavağın vapurdan genel görünümü
Köşk ve tepede yaros(ceneviz)kalesi genel görünümü
YORGUNLUK ATAN SAKIZLI KAHVELER

sahil şeridi)
yaros kalesi
günün anlam ve önemi !
patlıcan salata, mevsim salata ve lekarda
en uzun levrek bizim konuğumuz oldu masamızda :)
kalamar ve sos

Bulunduğumuz iç mekan

bulunduğumuz dış mekan ve karşı kıyılarda rumeli kavağı -fener kıyıları
pek şekerdi vak vak vakkk...
A.Kavağı ATATÜRK meydanı - iskele
tabağımız !!!
A.Kavağın olmazsa olmazları Waffelcılar !!
lokmacılar
İskele meydanı (ana meydan)
vapur iskelesi
turistik mekan


Geçen pazar malum 29 mart seçimler yapıldı.. İstanbul'da hava ılıkmı ılık,tek bir rüzgar yok, güneş gözlerimizden ,taa hücerelerimize yolculuk yapıyordu adeta .. Ailecek oylarımızı kullanıp, masal kahramanım ve ben boğaz turu yapmaya karar verdik.

Her bahar mutlaka 2-3 kez kavak yaparız,bu seneki ilk maceramız mart sonu oldu.Eğer hava çok çok güzel ise mutlaka deniz yoluyla doyumsuz boğaz seyriyle gelmelisiniz buraya.
Anadolu kavağı karadenize açılan ilk boğaz ağzındadır. Bu sahilin son kıyısı ve vapurların son durağı ,okadar kendi halini korumuşturki, adeta boğazın tek nostaljik semtidir diyebilirim.
Bunun da bence tek sebebi askeri alan ve sit oluşundandır sanırım.
Tepede boğazın kontrolü iiçin Cenevizliler tarafından yapılan Yaros (cenevizliler) kalaesini görürsünüz, en sevdiğim şeyde gelip geçen dev tanker ve gemilerin süzülerek geçmesini seyretmektir.
Yürüyerek 25 dakika sürer tırmanış,ama değer tabiiki. Birde insanlarımı duyarlı olup kaleyi çok pis halde bırakmasalar, dahada değecek bu tatlı yorgunluğa.

Tatlı ise vazgeçilmez waffellardır, çeşitten başınız dönebilir. hele yazın ise meyvelerle sunumlar ilk tercihimizdir. Çok çeşitli dondurmalar, lokmalar kağıt helva arası çeşitleri akıllara durgunluk verebilir !!!

Biz çok dinlendirici, sakin, sıcak ve bol sohbetli bir gün geçirdik masal kahramanımla. Yine resimler çekti bol bol :))) Turistlerle sohbet ettik, alışveriş yaptık, ördeklere yem verdik, martılarla uçtuk, papatyalar toplayıp, katır tırnaklarının büyüleyici sarı tonlarını seyre daldık.Şarkılar söyleyip, üzerine bol köpüklü sakızlı ! yorgunluk kahveleri içtik.
Pazar izni olamayan :( bahriye erleriyle uzun sohbetler yapıp çok duygulandık, çünkü bizimde büyük oğlumuz askerliğini deniz kuvvetlerinde bahriye askeri olarak yapıp gelmişti ,bir an o özlemmm dolu günleri hatırlayıp hüzünleniverdik..
Dönüş yolunda ise insanların mangal keyiflerini gözlemleyip, Yüşa Hazretlerini ziyaret edip masal evimize geri döndük.
Sizlerle bu bir kaç kareyi paylaşmak üzere vedalaşıyorum.. sevgiler.. İyi Haftalar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder